16 Şubat 2009 Pazartesi

Öykü yolunda güzel bir yürüyüs..

Öykü kitaplari daha önceleri bukadar dikkatimi cekmezdi.Daha cok bir konu etrafinda gecen romanlari sevmisimdir ben. Simdi cogu kez iki üc sayfaya sigdirilan, degisik hayatlar ilgimi cekiyor, daha rahat konsantre oluyorum.(Bunda sevgili ablam Zeyno nun etkisi cok.Tam bir öykü tutkunudur)
Bana gülümsemenin nekadar güzel bir sey oldugunu tekrar hatirlatti öyküler.Okudugum her öyküden sonra tatli bir tebessüm olustu yüzümde.
Hayati, yasamayi,cocuklarimi, esimi seviyorum ben...
Mavi bir düse sevdaliydim ben.Sevdam yillardir devam ediyor.Kücük bir evde kar yagisini seyrederken, dünyalar benim oluyor.Iyi ki yasiyorum ve iyiki ben olarak varim diyorum. Iste kisacik bir öykü ve ne mutlu bana kücük ayrintilara saklanmis hayati yasayiyorum....

Pencere önündeyim.Tül perde ardındayım.Balkon,yerden yalandan yüksek bir balkon.Kış balkonunda yaz kalabalığı.Sandalyeler masasız ve üstüste.Kovalanmayan bir kedi ve kuyruğu çiçeği solmuş üç saksı arasında.
Karşı cam gölgesinde yağmur.
Çocuk sesi yok,yağmur var.
(Necati Tosuner)

13 Şubat 2009 Cuma

Duygular...

Neresinden baslayip yazsam bende bilmiyorum.Dile getirmek öyle zor ki.Kücük bir hastane odasi, sevdiklerimden ayri.Ne hissedilebilirse hepsini hissettim.Elimde peceteye yazilmis duygular var.Özlem yüklü, caresizlik yüklü duygular
Aklimda ise hep ayni sarkinin nakarati.....

Hey yıllar yenilmedim size
Benim için bahar aynı
Aynı o ılık rüzgar yine aynı
Esiyor ellerimden
Hey yıllar yenilmedim size
Hatıralarım bile aynı
Hep aynı sevgiyle hasretim
Duygularım hep aynı